Marka stratejisinin temel adımlarını saymak gerekirse kategorinin analizi, tüketicinin analizi, markanın analizi, iletişimin analizi ve rekabetin analizi gibi düşünebiliriz. Bu analizi araştırmalar yardımıyla yaptıktan sonra marka için bir konumlama belirlenmeye çalışılır. Yani markamızın temel faydaları nelerdir hem duygusal hem rasyonel hemde duyusal anlamda bizim hedeflediğimiz insanların ilgisini çekecek hangi faydaları biz öne çıkarabiliriz diyerek bir konumlama yaratılmaya çalışılır.

Marka konumlanması belirlendikten sonra da bir marka fikrine ulaşılmaya çalışılır. Bu da yine ajansların yardımıyla yaratıcı süreçlerin başlatılmasıyla bir brifingin yazılması yani bir iş emrinin yazılmasıyla oluşur. Daha sonra hangi mecralarda bu fikri yayacağımız nasıl mecraları kullanacağımız geleneksel mecralar mı kullanacağız yoksa daha yeni mecralardan yeni medyayı mı kullanacağımız online mı offline mı ne oranda kullanacağız hangi bütçelerle bu işi yapacağız bunlar tartışılmaya başlanır. En sonunda da reklam dediğimiz iletişim mesajları dediğimiz şeyler yayınlandıktan sonra bunu ölçümlenmesi yapılır. Acaba mesajımız doğru yere gitti mi doğru mesaj algılandı mı ve bu bize satış olarak tabi ki her şeyin sonunda satış beklentisi var satış olarak geri döndü mü? Bu ölçümlenmezse ve tekrar strateji olarak sürece geri dönmezse yapılan bir çok şey boşa gitmiş demektir. Markaların dikkat etmesi gereken temel şeylerden bir tanesi de herkes için her şey olmaya çalışmamaktır. Belli bir kitleye belli bir mesaja odaklanıp en azından bir süre bunu tutarlılıkla sürdürebilmektir. En önemli şeylerden bir tanesi budur. ikincisi hem reklam veren için hem reklam ajansı için fikrin kıymetini bilebilmektir. Bu fikri parlatabilmenin yollarını zenginleştirebilmenin yollarını arayabilmektir. İlla büyük fikir değil ama zenginleşebilen fikir daha önemli hale geliyor.