[highlight]Yılbaşı çiçeği[/highlight] kırmızı taç yaprakları oluştuktan sonra aralık-ocak hatta şubat ayına doğru sarı mine şeklinde küçük önemsiz ama hoş görüntülü çiçekleri vardır. Bu tam kırmızı taç yaprakların ortasından 4-5 tane mine şeklindeki çiçeği görüntüsü ile kendini gösterir. Herhangi bir kokusu yoktur. Fakat altın rengindeki çiçeği ile hoş görüntü sağlar. İşte bu dönem bitkinin gelişim evresini yani çiçek dönemi çok fazla sürgün vermesini tamamladığı bir dönem olduğu için bitkiye bu dönemde aşırı su verilmemelidir. Zaten temmuz – ağustos ve eylül aylarında yapılan gübreleme özellikle bitkinin kızarması için yapılan karanlık yerde bulundurma ameliye sırasında bitkinin çiçekleri için yeterli fosforu da aldığını düşünürsek aralık-ocak aylarında sağlıklı çiçeklere sahip olabilmesi için hiç bir engel olmayacaktır.
Kışın kırmızı yaprakları ile oldukça gösterişli olan [highlight]poinsettia [/highlight] yaza doğru yani ilkbahar ile birlikte yeşil sürgünlerini vermeye başlar. Kışın gördüğümüz kırmızı canlı havasını tamamen kaybederek sıradan yeşil bitki görüntüsüne kavuşur. Bu dönemde bütün bitki severlerin endişesi tekrar o kırmızı yapraklara nasıl kavuşacakları konusudur. Bu dönemde verilen haftada bir kez sıvı gübreleme sonrasında ağustos sonunda kısa gün bitkisi olduğu için eylülle birlikte karanlık odaya alma başlanır. Kırmızı yapraklarda bu dönem sonrasında yani aralık başında bu işlemlerin devamında ortaya tekrar çıkmaktadır. Eğer güneşin batışında karanlık bir odaya alıp yine gün doğumunda odaya çıkarırsak ve bunu 3 ay süresince devam ettirirsek bu kızarmanın bordomsu renkleştiğini görebiliriz. Bunun sağlamak için özellikle havanın karardığı 4-5 arası saatlerde karanlık bir dolaba alabiliriz. Sabaha kadar bu şekilde tutulmalıdır. Gün doğarken sabahın 5-6 saatleri arasında tekrar odalara alınmalıdır. Bitkinin rutin bakımına devam edilerek kızaracağı kasım sonu-aralık başını beklemeliyiz.