Topuk ağrısının tedavisinde belli sıralara uyarak yapılması gereken kurallar vardır. Topuk ağrısında hastalarda genellikle basma kusurunun olması nedeni ile ilk aşama tedavide yürüme analizinin yapılması gerekir. Bu analizden sonra hastanın ayağa basma kusuruna göre düzeltmeye ayarlanmış bir tabanlığı kullanmak gerekir. Genellikle tabanlığı kullanmaktaki amaç hem topuğun desteklenmesini sağlamak , topuğa binen basınç bölümünü düzeltmektir. Ayrıca var olan basma kusurunu dengelemek için tabanlık için uygun zemin hazırlamaktır. Tabanlığı kullanırken uygun ayakkabı ile kullanmak , ayakkabının alt desteğine önem vermek, yumuşak ve kalın bir ayakkabı ile kullanmak ön plandadır. Bu hastalarda tabanlığın içi çıkan bir ayakkabı kullanılması ayakkabının içinden tabanlığın çıkartılıp yerine hastanın kendisi için hazırlanmış olan tabanlığın kullanılması ön plandadır. Hastalar tabanlık kullanmaya başladıklarında aynı zamanda ayaklarının altında kısalmış olan tendonu uzatmak üzere çeşitli egzersizlerde yapmaları gerekmektedir. Bu egzersizler aşil egzersizler olarak adlandırılmaktadır. Bu egzersizler sabah ve akşam düzenli olarak 4 hafta yapıldığında hastaların % 85’inde başarı sağlanmaktadır. Bu sebeple hastalar topuk ağrısı ile geldiklerinde ilk aşamada kişiye özel tabanlık ve uygun ayakkabı ön plandadır. Ayakkabı ve tabanlıkla fayda görmemiş olan hastalar da şikayetler devam ettiğinde gece yatarken kullanılan gece ateli olarak adlandırılan bir malzeme ile kişinin gece ayağının doğru pozisyonda olması için kullanılmaktadır. Bu hastalarda eşlik eden fizik tedavi ve kişinin geri kalan egzersizleri evde yapması önemlidir.
Bu tedaviler yapılmış olmasına rağmen başarılı olmayan kişilerde çeşitli enjeksiyon yöntemleri kullanılmaktadır. Yapılan iğnelerden bugün ortopedide PRP ya da zenginleştirilmiş trombosit plazma olarak adlandırılan yöntem en ön plandadır. Bu yöntemde hastadan alınan kan ile hastanın kendi yenilenme hücreleri topuğa verilerek bir iyileştirilmeye çalışılmaktadır. Son olarak bu tedavilerden hiç birinden fayda görmeyen hastalarda topuk ağrısının giderilmesi için yapılan cerrahi yöntem ile hastanın iyileşmesine katkı sağlanmış olunur.
Topuk Ağrısının Nedenleri ?
Topuk ağrısı tipik olarak topuk etrafında oluşmakta olan ağrıların tamamına verilen isimdir. Ancak bu ağrılar çeşitli farklı bölgelerde oluştuğu için farklı hastalıkların ve farklı şikayetlerin oluşmasına yol açmaktadır. Topuk ağrısında ayağın belli bölümünde oluşan ağrıları birbirinden çok iyi ayırt etmek gerekir. En alt köşede topuk ağrısının olduğu topuğun tam bileşke köşesi de olan ağrılarda genellikle kişinin bu bölgedeki yağ yastıkçığının azalmasına bağlı olarak ortaya çıkan topuk ağrılarıdır. Bu ağrılar için çok tipik özellik kişinin yürüme ile ortaya çıkan ağrısının olmasıdır. Ayağın iç kenarında topuğun bilek ile birleştiği bölümün iç yanında ortaya çıkan topuk ağrılarında daha çok sabah yataktan kalkınca ilk atılan bir kaç adımda ortaya çıkan ağrılardır. Halk arasında topuk dikeni olarak bilinen plantar fasiit olarak adlandırılan hastalıkta tipik bölge bu bölgedir. Birde ayağın iç yanında bilek çıkıntısının yaklaşık 3-4 parmak aşağısında oluşan topuk ağrıları mevcuttur. Bu ağrılarda ayağın iç yanından geçmekte olan bir sinirin tam topuğa bağlandığı bölgede sıkışması söz konusudur. Bu ağrıda genellikle kişinin yürümesi ile ortaya çıkan , ağrı ileten, gece uykudan uyandıran ya da gece rahat ve istirahat pozisyonunda ortaya çıkan ağrı söz konusudur.
Topuk Ağrısı İle Topuk Dikeni Arasında Nasıl İlişki Vardır?
Eski ortopedistler topuk ağrısı ile gelen hastaların şikayetleri değerlendirilirken çeşitli röntgenler çekmişlerdir. Çekilen röntgenlerde hastanın topuk bölgesinde bir çıkıntının görülmesi nedeni ile bu hastalığa topuk dikeni adını vermişlerdir. Bu hastalıkta ağrının esas etkenin topuktaki bu çıkıntının oluşturduğu düşünülmüştür. Ancak bu zamanda biliniyor ki hastanın ayağında bir bant vardır. Normal şartlarda bu bant günlük yaşantı esnasında bizimle beraber her adım atıldığında yaylanma hareketi yapması gerekir. Bu bant çeşitli sebeplerden dolayı bozulduğunda ki düz tabanlılık, yüksek kavis, romatizmal hastalıklar gibi sorunlar en sık sebeplerdir. Bu bant esnekliğini kaybeder. Bant esnekliğini kaybettiğinde topuğa yapışmakta olduğu bölgeyi ciddi bir yükle çekmeye başlar. Eskisi gibi esneme hareketini beceremediği için topuğu çekme hareketi yapan bu bant topuğun bu bölgesinde ciddi bir ağrıya yol açar. Hastalarda sabah ağrısının oluşmasının sebebi bütün gece uykuda kasılmış olan bu bandın ilk kalkma anında yere basıldığında ani bir gerginlik yaparak topuğa yapıştığı yerde ağrı oluşturur. Topuk ağrısı probleminde topuk dikeni ismini kullanmamaya artık bu ağrı için genellikle topuk ağrısı kullanılmaktadır.
Topuk Ağrısı Hangi Rahatsızlıkların Belirtisidir?
Topuk ağrısı yaşayan kişilerde ağrının neden kaynaklandığının anlaşılması için yapılması gereken çeşitli araştırmalar yapılmaktadır. Topuk ağrısı olan kişilerde bel ağrısına çok dikkat edilmelidir. Eğer kişinin hem bel ağrısı hem topuk ağrısı varsa öncelikli olarak akla bir bel fıtığından kaynaklı olduğu düşünülmelidir. Aynı şekilde kişinin eğer topuk ağrısı ile beraber küçük parmak eklemlerinde ortaya çıkan şişlikler ya da sabah yataktan kalkmada bir gerginlik gibi bir his söz konusu ise topuk ağrısı iki taraflı görülüyor ise hastalarda romatizmal açıdan incelenmesi gerekir. Topuk ağrısı ile doktora giden hastaların yaklaşık % 15 bel problemi % 25 ‘ i ise romatizmal hastalıklar oluşturmaktadır. Geri kalan %60 bölümünde kişilerin çeşitli basma problemleri ortaya çıkmaktadır. Kişilerde normal şartlarda mevcut olması gereken bir iç kavis söz konusudur. Bu iç kavis bazı kişilerde olmayınca düz tabanlılık olarak ya da çok belirgin derin olunca yüksek kavis olarak ortaya çıkar. Yüksek kavis ve düz tabanlıkta kişilerde topuğa gelen yük ön tarafa geçmeyi başaramadığı için kişinin topuk bölgesi ile ilgili şikayetlerin ortaya çıkmasına yol açar.
Topuk Ağrısının Nedeni Nasıl Teşhis Edilir?
Topuk ağrısında teşhis ve tanıda en önemli nokta şikayetin nasıl olduğu ve şikayetin nereden olduğunun doktor tarafından muayene ile elde edilmesidir. Şikayette sabah yataktan kalmada ağrısının olup olmaması , hastanın bir iki adım sonra rahatlayıp rahatlamadığını ifade etmesi ,hastanın ilk oturduğu yerden kalkış anında ağrısının olup olmaması tipik olarak topuk ağrısı şikayetinde ön plandadır. Muayene esnasında hastalarda düz tabanlık, yüksek kavisin araştırılması , hastalarda kısalık olarak gelişmiş olan aşil tendon problemi var mı diye araştırmak gerekir. Hastalarda eşlik eden bel ağrısının olup olmaması ya da romatizmal hastalık belirtilerin olup olmaması da muhakkak araştırılması gereken belirtilerdendir.
Sabah yataktan kalma ağrısının olduğu hastalarda halk arasındaki adı ile topuk dikeni ani plantar fasiit ön plandadır. Burada ayağın altındaki bir bandın kısalmış olduğu unutulmamalıdır. Bu hastalığın tedavisinin yapılmasında çok önemli bir noktadır.